Çözümsüzlük çürütür

ÇARESİZSENİZ, ÇARE; SİZSİNİZ

Çözüm, bazen tesadüf olabilir ama

çözümsüzlük daima bir tercihtir.

Çözümü arayan, er yada geç; onu bulacaktır.

Aramayıp zamana bırakan ise çürüyecektir.

Konfüçyüs; en zor şeyin, çözümsüzlüğün dilini şöyle kurar; ”Çözümsüzlük, karanlık bir odada bir kara kediyi bulmaktır. Özellikle odada kedi yoksa…”

Hayat, bazı alanlarda bize olmayan kara kediyi aramaya zorlar… Onu bulamasak bile, arayışımız gayretimizle, o karanlık odayı, ışık olmadan aydınlık kılar, her zerresini zihnimizde haritalandırırız.

Bu durumda çözümsüzlük ölür ve geriye, kendi özgün çözümümüz çıkar. Çözüm; çoğu kez tesadüftür fakat çözümsüzlük; asla değildir. Zira

çözümü sağlayan olasılıklar sonsuz iken çözümsüzlük, tektir. Onun tekliğini, her çözüm arayışını aynı adrese vardırır. Perşembenin gelişi Çarşambadan bellidir.

Çözümsüzlük çizgisine taşıdığımız her şeyin kalitesi düşer, çürür. Çözümsüz kalınan anlar, insanın ruhunu yükseltme fırsatı sunar bize…

Çözümü kendi içinde aramaya başlasan?

Derdü meni devayı men… Dert benim deva da bende…

Çözümsüzlüğünün çözümü içinde bir yerde saklı duruyor…

     KAYBOLDUĞUN YERE SAKLANMIŞ OLMAYASIN?

DEVAMINI OKU

Ziyan zebil oluyoruz

İNSANLARIMIZI HARCAMAYIN

Emeklerimiz, zamanımız,

beklentilerimiz, geleceğimiz,

vasat hoyrat ellerde ziyan zebil oluyor.

Yetenekleri harcayan gayretleri boşa

çıkaranlar; yarınlarımızı çalıyor.

Bir şeyin boşuna, boş yere işe yaramaz duruma gelmesi

İnsanın değerini gösteremeden boşu boşuna harcanması…

Mevcut sistem çürümüşse, nice kabiliyetler ziyan olur.

Liyakat kovulmuşsa o ülkeden; yetenekler ziyan zebil olur.

Kayırmacılık yüceltilmiş ise gayretli ve kabiliyetli insanlar zorluklarla dolu, mutsuz ve başarısız hayata zorlanırlar.

Testiyi kıranla suyu taşıyanı bir tutan hatta başarısızlığı ödüllendiren yönetimler yüzünden çoğu iyi niyetli ve üstün kabiliyetli insana; elekle su taşıtıyorlar.

Aldığı iyi eğitime rağmen ona çalışma alanı kuramayınca ömürler ziyan zebil oluyor, insanlar harcanıyor, gençlikleri heba ediliyor.

Reform yerine geciktirilmiş tedbirler alırsan, ekonomi reform beklerken Covid restorasyonu ile geçiştirirsen havanda su dövmüş olursun.

Umutları öldürür, beklentileri budar, herkesin aynı ortak ufka bakmasını önler, gelecek vizyonlarını ziyan zebil edersin.

Oysa bizim çok sayıda nitelikli insan kaynağımız var fakat yönetim idrakimiz eksik.

    SEN DE VASATLIĞIN HARCADIKLARINDA MISIN?

DEVAMINI OKU

Reform sadeleşmektir

KENDİ REFORMUNU KENDİN YAP

Kurduğun sistem, yapısal sorunlara

sahipse deforme olmuş demektir.

Onu yeniden forma sokmak, senin elinde…

Sıkıntılarla yaşamak zorunda değilsin.

Elden bekleme Koşullarını sen iyileştir.

Reform; deforme olmuş sistemi yeniden forma sokmaktır.

Reform yeniliktir: yeni bir bakış, iyileştirmek, ıslahattır;

Daha kullanışlı hale getirirsin, daha iyisini yaparsın, refahı artırırsın.

Hayata katkı sağlar, konforu güçlendirir, standartları yükseltirsin.

Çalışma şartlarının iyileştirilmesi reformdur.

Manav için reform; çürüyen sebze, meyve miktarının sıfırlanmasıdır.

Tarım için reform; çiftçinin gelirinin yükselmesidir.

Plan bir reformdur.

Katma değeri yüksek alanlardaki ürünleri desteklemek reformdur.

Kentsel dönüşüm bir reformdur; Binalar yeniden yapılır.

Erkek için reform; sürdürülebilir bir iş, kadın için reform; kariyer ve çocuğu aynı anda yapabilmesi, İnsan için reform; standardı düşürmeden daha sade yaşayabilme başarısıdır.

Reform yaparken sorunu doğru tespit etmeli. Sorunu egzozda ararsan, filtre takarsın ama kirlilik sürer. Sorun; motordadır oysa… Onu düzeltmezsen egzoz kirletecektir.

Sıkıntılarla yaşamak zorunda mısın? Koşullarını iyileştir…

HAYATINI REFORMA TABİ TUTMAK İSTER MİSİN?

DEVAMINI OKU

Bahtın dönüştüğü anlar

BAHTINA SÖYLENME HAREKETE GEÇ

Başını duvarlara vuranı çok gördüm.

Ancak başını vurmak için duvar örenlere ne demeli?

Oysa kara da olsa bahtını dönüştürecek gücün var.

Yeter ki zor anları göğüslemeyi göze al.

Hayatınızdaki zor anlar, bahtın dönüştüğü anlardır.

“Vatanın bağrına düşman dayamışsa hançerini

Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini…”

Namık Kemal böyle sesleniyor zor yıllara dair yüz yıl öncesinden… Düşman saldırıyorsa, bahtı kara anasını kurtaracak evlat bulunur diyor bize. Bulundu da…

Zira zor anlar, bahtın dönüştüğü anlardır.

Zor an, vatanın zorda olmasıdır.

Zor an, sevdiğinden ret yemektir.

Bahtı kapalılık, (bedbahtlık)  öğrenilmiş çaresizliktir çoğunlukla…

Kendi başını vurmak için duvar örmektir.

Olmayacak duaya amin demek, çıkmaz olduğunu bilerek o kör sokağa dalmaktır.

Düz koşu varken engelli koşuyu tercih etmekle kalmayıp, engelleri de yoluna kendi eliyle koymaktır.

Telaştan ölme ve hayatının dümenine geç.

Biati terk et, kaderci tutumunu gözden geçir.

Alın yazını bizzat kendi ellerinle yazabileceğini fark et.

  BAHTINI DÖNDÜREBİLECEĞİNİ BİLİYOR MUSUN?

DEVAMINI OKU

Kel kaldıktan sonra tarak sahibi olmak ne işe yarar?

HAYAT CESURA GÜLER

Deneyimlenecek fazlaca hata var.

Tüm hataları yapmak zorunda değilsin

Bu yüzden başkalarının deneyimlerinden de yararlan.

Ancak bu öğüt tutulmayacaktır.

Deneyimleyebilen cesurlar dışında…

Deneyim, sert bir öğretmendir ve önce sınav yapar sonra ders verir. Bilinen ama tutulmayan nasihat şudur; “Deneyimlenecek fazlaca hata var.

Tüm hataları tek başına sen yapma. Başkasının deneyimlerinden de yararlan.”

Ancak yararlanılmayacak, deneyimlenerek öğrenilecektir.

Hatayı, deneyimle aynı sayfada düşünürüm ben.

Bana göre tüm hatalarımın genel adıdır; deneyimlemek…

Bugünün hatasına, bu hataya düştükten sonra deneyim diyoruz. Sorun şu ki kel kaldıktan sonra tarak sahibi olmak, pratikte işe yaramayabilir.

Deneyim; büyür, gelişir, dönüşür, önemsenir, önemsenmez ama asla unutulmaz. Deneyimli insanlarla sistemi sürdürülebilir kılabilirsin ama yeni kıtalar keşfedemezsin.

Deneyimlemekten kaçınma…

Hayat, cesura güler, deneyimleyecek cesareti olmayana değil…

Ancak bunu da zamanında deneyimlemek gerekir.

     SEN YENİ KITALARA AÇILMAK İSTEMEZ MİSİN?

DEVAMINI OKU

Öğrenme ömür öğütür

BUGÜN HAYATA DAİR NE ÖĞRENDİN?

Bizler öğrenerek hayatta kalırız.

Ömür boyu eğitim;

yürürken dahi öğrenme becerisidir.

Bildiğini sanan biliyorum diyen öğrenemez.

Her gün cehaletinden bir parçayı eğit.

Öğrenme, zaman değirmenidir. İçinde bir ömrü öğütür.

Her yeni bilgi ile daha da yaşlanır, her farklı beceri ile daha da mükemmelleşir, her yenisiyle giderek olgunlaşırsın.

Ancak mükemmelliğin sonucunda daima entropi artacaktır.

Entropi; öğrendiklerinle değiştirdiğin zihin yapının; bir daha eski ham haline asla ve asla dönemeyecek olmasıdır.

Bir parça şeker, un ve yağ ile helva yapabilirsin fakat hiçbir güç, helvadan yola çıkıp başlangıçtaki şekeri, unu ve yağı; eski haline getiremeyecektir. Ateş helvanın öğrenme yöntemidir ve sönen bir ateşten geriye ancak kül kalır ki mükemmellik kavanozuna konulandır bu… Sana lazım olan…

Öğrenme; hayata tutunma halatını her an yeniden örmek demektir. Bizler öğrenerek hayatta kalırız.

Yürürken dahi öğrenebilen hale gelenler; birer öğrenme makinesine dönüşür ve hayatını, hayatları ancak onlar yönetebilir.

Öğrenmeyenler? Onlar boşa geçen ömürle öğrenen olurlar.

Her gün yeni şeyler öğrenmeye, söylemeye, anlamaya bak!

       SEN NE ÖĞRENDİĞİNİN FARKINDA MISIN?

DEVAMINI OKU

Cinsiyet eşitliği şart!

8 MART DÜNYA KADINLAR

GÜNÜ KUTLU OLSUN

Kadını dışarıda bırakan hiçbir sistem,

sürdürülebilir olamadı, olamıyor, olamayacak.

İşte, siyasette, sosyal hayatta

cinsiyet eşitliği sağlamalıyız…

Dünya Gazetesi Yazı İşleri, 8 Mart gazetesini Türkiye’nin ekonomisine ve düşünce hayatına yön veren kadınlarla birlikte hazırladı. Cinsiyet eşitliği için 8 adım sıralandı:

1-iş, siyaset, sosyal hayatta daha fazla kadın lider olsun.

2-Kadınlar borçlanmaktan korkmamalı, girişimci olmalı.

3-Eşitlik beklemekle gelmiyor, daha katılımcı olunmalı.

4-Ayrımcılığı zihinde sonlandırmak için eşitlikçi dil şart.

5-Yeni normalin lokomotifi kadınlar olacak. Fırsat kaçmasın.

6-Kadınlar arasında dayanışma olmalı Rol modeller çoğalsın.

7-Bilim ve teknolojide kadın temsiliyeti artırılmalı.

8-Erkekler cinsiyet eşitliğinde samimi olmalı.

Dünya genelinde cinsiyet eşitliği için çalışan yığına kurum var fakat çözülmesi en zor konulardan biri de eşit işe eşit ücret uygulanmayışı…

En gelişmiş toplumlarda dahi erkek 100 birim kazanırken kadına 80 birim ödeniyor.

Cinsiyet eşitliğini sağlama programlarının çoğu, kültürel bariyerlere ve bun karşı direnen kadın-erkeklere takılıyor ne yazık ki…

         DÜNYAYI KADINLAR GÜZELLEŞTİREMEZ Mİ?

DEVAMINI OKU

Kitlenin huzursuzluğu paydaşın yarın kaygısı

HUZUR VARSA HER ŞEY TAMAM

HUZURUN YOKSA ÇOK ŞEY EKSİK

Huzursuz olmak; ya geçmişin pişmanlığında

veya yarının kaygısında yaşamaktır.

Bir kitlenin huzursuzluğu, paydaşlarının yarın kaygısıdır.

Huzur; Arapça hazır olma kökünden gelir. Huzur; kişinin anda olması ise huzursuzluk, ya geçmişin pişmanlığında veya yarının kaygısında olmaktır.

Hazır değilse, kendisini şimdi burada hissetmiyorsa, yerleşik değil göçebe olduğu duygusunda ise huzursuzdur, rahat değildir, asayiş yoktur.

Bir kitlenin huzursuzluğu, paydaşlarının yarın kaygısıdır. Geçim sıkıntısıdır. Ekonomik krizdir. Savaşta olma halidir.

Salgın, afet, düşman ve kıtlık tehditleriyle karşı karşıya kalma halidir. Bir dağın huzursuzluğu; heyelan, karla kaplı yamacın huzursuzluğu çığ, denizin huzursuzluğu dev dalgalardır.

Huzursuz yönetici, topluluğu gerer. Huzurunu kaçıracak olan; arkasını dönüp baktığında izleyicilerinin giderek azalıyor olmasıdır.

Huzursuzluğu; daha fazla güç talebi ve daha fazla yetki devşirmiş tek adamlık olacaktır.

SEN HUZURLU OLDUĞUNU HİSSEDİYOR MUSUN?

DEVAMINI OKU

Hazineyi yağmacılardan ya sihir korur ya gömü

KENDİ HAZİNENİN DİLENCİSİ OLMA

Hazine, daha önce biriktirilmişliktir.

Bir günden ötekine oluşmaz.

Biriktirdiğin her ne ise onu koruman gerekir.

Sana ait olduğunu bil,

kendi hazineni elden dilenme…

Harabat ehline hor bakma zahid

Hazineye malik viraneler var…

Bu; ruhsal dünyanın en kadim beyitlerinden biridir.

Dediği şu; yıkık dökükleri küçümseme,

nice viraneler var ki içinde hazine saklıdır.

Hazine; servetin diğer adı… Altın, gümüş, mücevher gibi değerli şeyler yığını… Değerli olanı koruyan…  Gömülü veya saklı iken tesadüfen bulunan veya aranarak ulaşılan değerli şeyler. Hazine, daha önce biriktirilmişliğin ifadesidir.

Bir günden ötekine oluşmaz. Sadece altın, zümrüt değil, değerli olan her şey, biriktirilmeye başlanırsa, zaman onu hazineye çevirir.

Her hazinenin bir bekçisi olmalı. Eğer kıymetli ise korunması gerekir. Yağmacısından hazineyi koruyacak olan ya sihirdir veya gömü becerileri…

SENİN HAZİNEN NEDİR VE YAĞMALANIYOR MU?

DEVAMINI OKU

Belalardan ders almak

BELADAN KURTULMAK İÇİN NE YAPARSIN?

Bela bir sınavdır aslında; başa gelmesi nimet sayılabilir.

Onunla mücadele ederken gelişir,

yeniden bulaşmamak için tedbir alır,

uzak durmak için kendini eğitirsin.

Bir musibet, bin nasihatten evlâdır der eski bilgeler.

Musibet, belanın ta kendisi… Herkesin başına gelebilir.

Çözümü, içinden çıkılması, alt edilmesi zor durum

Çok büyük sıkıntıya ve zarara yol açan olay veya kimse

İnsanı istemediği bir davranışa zorlayan şey

Yapılan kötülüğe karşılık hak edilen veya uğranılan ceza

İnsanı; istemediği bir davranışa zorlayan şeyler bütünü…

Kula bela gelmez Hak yazmadıkça, Hak bela yazmaz kul azmadıkça… Ancak bize gelen belâ bir sınavceza mıdır?

Bunun için çok net bir ayrım söz konusudur. Eğer bela seni kendine ve yaratana yaklaştırıyorsa, senin imtihanındır.

Ancak bu bela seni senden ve yaratandan uzaklaştırıyorsa bu bir cezadır. Nitekim bu durumda belalardan ders almak yerine onu cezaya dönüştürmüş olacaksın.

Ülke olarak başımıza bela açıp duruyoruz. Ancak bu belalardan ders çıkarabildiğimiz oranda güçleniyor, akıllanabiliyoruz.

Belanın en büyüğü, kendi başına açtığın değil midir zaten.

        BU BELAYI BAŞINA SEN AÇMIŞ OLMAYASIN?

DEVAMINI OKU