Rakamların gürültüsü

5 RAKAMLA GERÇEĞİN FERYADI

1-Gerçekler, rakamlara dökülüyor.

2-Rakamların sesini kısamazsın.

3-Mızrak çuvala, rakam TÜİK’e sığmaz.

4-Ülkede herkes sana alkış tutsa bile faydasız.

5-Rakamlar gerçeği haykıracaktır.

Rakamlar; ifadesi ve anlamı net olan anlatım dili

Hükümet her attığı adımda beğenmediği bir rakam gördüğünde; ‘bu rakamı nasıl ortadan kaldırırım, hangi yönü ile görünmez hale getirir, sesini kısarım’ diyerek atraksiyonlara başladı.

Enflasyonu aşama aşama gizledi.

Bunu öyle gizli de yapmadı.

Ülkenin en önemli, en bilindik, en itibarlı kurumları aracılığı ile yaptı.

Yönetimini değiştirdi, sepetini değiştirdi.

Adı enflasyon olan, göstergesi, ibresi aynı noktalarda dalgalanan aletler üretti. S

onuç; mızrak çuvallara sığmayınca ‘hissedilen enflasyon’ kavramı ortaya çıktı, ‘ENAG’lar türedi.

Ülkede öylesine büyük körlük ve sağırlık yaşanıyor ki…

Artık rakamlar şişeden çıkan Cin gibi ortalığa saçılıyor.

Nasıl mı? CDS’ler 400’lerde, dolar 27 Lira engelini zorluyor.

Parkurda koşu halinde. Ülkenin saray söylentilerini yabancı kurumlar, TV’ler, bankalar, dile getiriyor.

Herkesin önünde gerçekleşmesi adeta meşruymuş gibi ekonomi yönetimi ‘%50 enflasyon var ama sokağa çıkabiliyorum’ noktasına gelebildi.

Böylesi bir gerçeklik yaşanırken rakamlar çıldırmayı sürdürecek.

 RAKAMLARIN SESİNİ DUYABİLİYOR MUSUN?

DEVAMINI OKU

Rakamların gürültüsü

5 RAKAMLA GERÇEĞİN FERYADI

1-Gerçekler, rakamlara dökülüyor.

2-Rakamların sesini kısamazsın.

3-Mızrak çuvala, rakam TÜİK’e sığmaz.

4-Ülkede herkes sana alkış tutsa bile faydasız.

5-Rakamlar gerçeği haykıracaktır.

Rakamlar; ifadesi ve anlamı net olan anlatım dili

Hükümet her attığı adımda beğenmediği bir rakam gördüğünde; ‘bu rakamı nasıl ortadan kaldırırım, hangi yönü ile görünmez hale getirir, sesini kısarım’ diyerek atraksiyonlara başladı.

Enflasyonu aşama aşama gizledi. Bunu öyle gizli de yapmadı.

Ülkenin en önemli, en bilindik, en itibarlı kurumları aracılığı ile yaptı.

Yönetimini değiştirdi, sepetini değiştirdi.

Adı enflasyon olan, göstergesi, ibresi aynı noktalarda dalgalanan aletler üretti.

Sonuç; mızrak çuvallara sığmayınca ‘hissedilen enflasyon’ kavramı ortaya çıktı, ‘ENAG’lar türedi.

Ülkede öylesine büyük körlük ve sağırlık yaşanıyor ki…

Artık rakamlar şişeden çıkan Cin gibi ortalığa saçılıyor.

Nasıl mı? CDS’ler tırmanıyor 900’e, dolar 18 Lira engelini zorluyor.

Parkurda koşu halinde.

Ülkenin saray söylentilerini yabancı kurumlar, TV’ler, bankalar, dile getiriyor.

Herkesin önünde gerçekleşmesi adeta meşruymuş gibi ekonomi yönetimi ‘%80 enflasyon var ama sokağa çıkabiliyorum’ noktasına gelebildi.

Böylesi bir gerçeklik yaşanırken rakamlar çıldırmayı sürdürecek.

 RAKAMLARIN SESİNİ DUYABİLİYOR MUSUN?

DEVAMINI OKU

En ağır iş; işsizlik

İŞSİZLİK YALNIZCA İŞSİZİN SORUNU MU?
İşten çıkarma yasak ama evler sokaklar işsizlerle dolu.
TÜİK; iş aramayanı işsizden saymıyor.
Umudunu yitirmiş ve aramaktan vazgeçmiş 7,5 milyon insanımız; işsiz; yarınsız, umutsuz…

İşsizlik siyasetçi için büyük sorun olarak tanımlanabilir.

Ancak önceliği değilse, ‘popülist’ bir söylemdir sadece…

Ekonomi bürokratı için işsizlik, bir istatistikten başka bir şey olmayabilir. Kendisi işsiz kalmadığı sürece bu rakamın ‘makul ölçüye indirilmesini’ pekâlâ mırıldanabilir medyada.

Kamu güvenliği açısından işsiz; potansiyel suçlu anlamıdır.

Kaybedecek bir şeyi kalmamışsa, toplumsal bomba olabilir.

İşi olanlar için işsizlik; ‘ben de kalabilirim’ kaygısıdır.

Sendikacı için işsiz; dayanışma aidatı ödemiyorsa; yoktur.

Akıllı işveren için işsiz; ‘henüz iş veremediği’ kişidir.

Akılsız işveren için işsiz; ‘daha önce işten kovduğu’ işçidir.

İşsiz için durum nedir?  Örgütsüz, sahipsiz ve toplumsal zenginliğin taşrasına itilmiş bu kesim; kendini nasıl görür?

Söyleyeyim; işsizlik aslında en ağır iştir. Öyle ki sana ödeme yapmazlar, özgüvenin erir gider. Her sabah bir umutsuzluğa uyanırsın, iç disiplinin bozulur. Maddi gelirden mahrumiyet ve tecrit duygusu kaplar bedenini, zihnini…

          İŞSİZİN ACIKMADIĞINI MI SANIYORSUN?

DEVAMINI OKU