Yine dertli dertli iniliyorsun

BOZUK DÜZENİN 5 SONUCU

1-Hukukun gücü gider

2-Güçlünün hukuku gelir

3-Adil olana zulmedilir

4-İktidar yakını yüceltilir

5-Liyakat dışlanır

Hayat; düzen içre yürür. Her düzen bozulasıdır. Her karmaşa düzene varılası enerji taşır.

Düzen; yerleştirmedir, tertiptir. Yerleştiren düzenin insanları, tertip; bu insanların çıkarlarıdır. Komplo, bizim dışımızda ve bize hizmet etmeyen düzenin adıdır.

Akordunu bizim yapmadığımız sazın müziğine muhatap olmaktır.

Kuralını bizim koymadığımız oyunun içine düşmek, bizim üretmediğimiz planın figüranı olmaktır.

Karacoğlan; Turna Semahında, yâd düzenden söz eder. Yâd; tuzak demektir ve turnayı, tuzak düzeneğine dair uyarır;

Yine dertli dertli iniliyorsun / Sarı turnam sinen yaralandı mı / Hiç el değmeden de iniliyorsun / Sarı turnam sinen yaralandı mı

Yoksa ciğerlerin parelendi mi/ Yoksa sana yâd düzen mi düzdüler / Perdelerin tel tel edip üzdüler / Tellerini sırmadan mı süzdüler.”

Düzeni kim ister? Ondan fayda uman elbette…

Peki kim bozmak ister? Ondan zarar gören, yarar sağlayamayan…

Demokratik sol söylem; “bu düzen değişmelidir” sloganıyla iktidara gelmişti.

Garip olan onları iktidardan indiren merkez sağın da söylemi, yine bozuk düzen olacaktır.

        SENCE BU BOZUK DÜZEN DEĞİŞEBİLİR Mİ?

DEVAMINI OKU

Mağdur çok takan yok

MAĞDUR OLMAMAK İÇİN 5 ÖNERİ

1-Zulümden, zulmedenden yana çıkma

2-Sıra sana gelmeden mazlumu gözet

3-Haklarını bil, onları savun

4-Zalime diren, asla pes etme

5-Muktediri alkışlama onu değiştir

Mağdur= gadre uğrayan. gadr=hainlik, vefasızlık, zulüm, merhametsizlik, haksızlık, kötülüktür. Mağduriyet; haksızlığa uğramışlık, haksızlık yapılmışlıktır.

Toplumun en yüksek adaleti en mağduruna sağladığı adalet kadardır.

Mağduriyet bir ülke için en doğal haklarından mahrum kalmaktır. Eğitim hakkından mahrum kalmak, sokağa çıkma hakkından mahrum kalmak, konuşma hakkından mahrum kalmak, adalet hakkından mahrumiyet.

Tarlada buğdaydan yaylada sütten mahrum olmak… Mağduriyet üzerinden siyaset yapılır, servet yapılır, vahşet yapılır, film yapılır, düşmanlık yapılır, şikâyet yapılır.

Mağduriyet; fitne, fesat kesesinde sıkıştırılmışlıktır. Bir ülkenin mağduriyeti ekonomisi üzerinden başlar. Siyaseti üzerinden büyür.

Biz hayatı mağdur üzerinden anlamaya çalışırız bu yüzden zıt anlamı da körelmiştir. Mağduriyetin zıddı kıyandır.

Trafikte zorba sana kıyar, sistem mağdurdan yana çıkmaz.

hukuk, halk mağdur. Mağdurlar çoğalıyor ama takan yok.

         MUKTEDİRLER SENİ DE MAĞDUR EDİYOR MU?

DEVAMINI OKU

Egolarınla koşamazsın

EKOSİSTEM Mİ EGOSİSTEM Mİ?

Bir yerde kulağınıza EKOSİSTEM kelimesi çalınıyorsa

o sistemdekilerin egolarını gözlemleyin.

Egolarını besleyen rutinleri belirleyin.

Şişirilmiş egolarla bir yere varılamayacağını bilin.

Ne söylediğimizden ziyade, ne yaptığımız önemli…

Neyi, neden yaptığımız ise daha da önemli.

Çeyrek asırdır dilimizden düşmeyen bir kelime var;

EKOSİSTEM. Bir bölgede bulunan canlı, cansız varlıkların karşılıklı oluşturdukları sistemin adı… Pek de moda…

Etkileşimle gelişen olgular sayesinde birlikte iş yapma, daha çok üretim, katma değer sağlama… Eğer sistemin unsurları aynı yönde hareket etmez ve bu birliktelikten bazıları bireysel kazanç kurnazlığını seçerse, en iyi tasarlanmış ekosistem dahi, egosistem halini alır.

Nedir bu EGOSİSTEM? Nimeti alıp külfeti öteleme kurnazlığı… Sorunu; kendi sorumluluk alanının dışına itme kolaycılığı… Ekosistemin değer üreten parçası olmak yerine kendi egosunu besleme aracı haline getirme ahmaklığı… Şişirilmiş egolarla ekosistem kuramazsınız.

Ekosistemin çalışması için barındırdıklarının kümeleşmesi gerekir. Muktedire yığın oluşturmak ekosistem olamaz.

        EGOLARINI BESLEMEK İÇİN Mİ BURADASIN?

DEVAMINI OKU