Keşkecilik hastalığı

KEŞKECİLERİN 5 ZARARI

1-Değiştiremeyeceklerdir.

2-Geçmişe takılıp kalırlar.

3-Geleceği ıskalayabilirler.

4-Pişmanlık alışkanlık olur.

5-Fırsat körü olunur.

‘Keşke’lerinizi çıkarın,yerine ‘iyi ki’leri koyun.

Keşkem bu ellere gelmez olaydım 

Seni bu hallerde görmez olaydım.’

Halk türküsü böyle der de geldin, gördün.

Artık ‘keşke’ demenin sana da gördüğüne de faydası yok.

Dikkat ettiniz mi ne kadar çok ‘keşke’ kullanıyoruz.

Keşke şöyle olsaydı, keşke böyle olsaydı, keşke yapmasaydım…

EĞER ile MEĞER evlenmişler KEŞKE isimli çocukları olmuş.

Bu ‘dilerdim ki’ eşanlamlı ifade; geçmiş veya şimdiki zamana dair pişmanlıklarınözlemlerin ifadesidir.

Bir çeşit ah çekmektir ve şimdiye hiçbir faydası yoktur.

Hele ki gelecek zamana dair temenni içermez; ‘keşke yarın gitmiyor olsam’ diyen biri gitmeyebilir.

Fakat halen gitmiş ise yapacak hiçbir şey kalmamıştır. 

Hali değiştirme imkanı olmasa da keşke söylemine fazlaca sığınan insanlar vardır.

Ben bunlara; ‘keşkeciler’ diyorum ve Keşkecilik hastalığının onların hayat akışını etkilediğini düşünüyorum.

Farsçadan dilimize gelen keşke, imkânsız dilekleri temsil eder.

Onun yerine ‘İYİ Kİ’ diyenlerin keşke ile baş edebileceği kesin…

‘İYİ Kİ KEŞKEM YOK’ DİYEBİLİYOR MUSUN?

DEVAMINI OKU

Şüphe oluşmaya görsün

ŞÜPHENİN 5 KEMİRGENİ

1-Gerçeğe ararken yorar

2-Düştüğü yürekte huzur bırakmaz

3-Giderilene dek zihni meşgul eder

4-Güvensavardır.

5-İtibarı zedeler, inancı törpüler

Şüphe büyük çiledir. Düşmeye gör, kavurur.

Şüphe; inandırmayı bıraktırmayacak kadar yakın, körü körüne inandırmayacak kadar uzak

Bir kez içinize düştü mü her şeyi sorgulamaya başlarsınız. Şaibe karışır  düşüncelerinize.

Şüphenin en yakın arkadaşları; korku, panik, hatalar, bağımlılıklardır.

Şüphe düştüğü yerden huzuru alır. Yerine kaygı, endişe, soru işaretleri bırakır.

Bir ülkenin en önemli kurumlarına ilişkin şüphe oluşmuşsa itibarı sorgulanır, yaptığı her işte, attığı her adımda, söylediği her sözde art niyet aranır.

Kuşku, gerçeğinden beter yıkım bırakabilir insanlar, kurumlar hatta devletler üzerinde… Şüpheye düşenin davranışı; tereddüttür. Emin olamamaktır.

Şüphelendiği her kimse, onun iyi niyetine karşı kör olacaktır. Şüphe, gerçeği aramanın da başlangıç noktasıdır.

Şüphe duymayan, hakikati bulamaz.

Ancak aşk abdest gibidir, şüpheye düşerse bozulur. Yine de şüphe ile yaşanmaz, şüphe ile düşünülür.

Şüphe, duyguların değil, zekanın bir kusurudur. Sadece giderilerek tedavi edilebilir.

      GÜNLÜK HAYATINDA ŞÜPHECİ BİRİ MİSİN?

DEVAMINI OKU

Şaibeliye güvenilmez

ŞAİBELİNİN 5 EMARESİ

1-Sözleri yalan doludur

2-Korkutma gayretindedir

3-Bağırarak yönetir

4-Kusurunu genelleştirir

5-Başkasına iftira atar

Yöneticin şaibeli biriyse

ortam çürümeye başlamıştır.

Şaibe; kir, leke, eksiklik, kusur, ayıp demek. Arapça ‘şev’ kökünden gelir ve karıştırmak, aldatmak anlamındadır.

Şaibe iz bırakır. Bir kez oluştu mu zihinlerden silinmez. Gündem değişir, olaylar değişir. Yerini, zeminini terk etmez.

Kuyuya düşer kuyu konuşur, dile düşer dil konuşur. Şaibe uyuyamaz. Uykusu yoktur. Şaibeli her olay mevsimini yitirmiş iklim gibidir.

Bakarsın, gözlerinden okunur. Adım atarsın adımlarından okunur. Gülersin vücudundan okunur. Bakışını göz kırpmaların resmeder.

Şaibeli yönetim, şaibeli işlem, şaibeli her adım; kuşkunun yerleşmesidir. Şaibe oluştu bir kez üzerini kapatarak, saptırarak, inkar ederek ortadan kaldıramazsın.

Şaibeli yönetici, yaptığı her işte kasıt aranandır. Kusur herkeste olur da kasıt, şaibeli damgası yiyenin alnına kazınır.

Bugün toplum; şaibelilerin çürüttüğü değerlerden dolayı endişelidir. Zira şaibeliye güvenilmez.

Kirlenmiş biri ‘ben temizim’ demekle temize çıkamaz. Yapılması gereken; şaibelilerden kurtulmaktır.

       SENİN ŞAİBELİ GÖRDÜĞÜN KİMSELER VAR MI?

DEVAMINI OKU