Çürük toplum hapishanesi

ÇÜRÜMENİN 5 EMARESİ

1-Vicdanı dinlemez olursun

2-Çıkarların değerlerinin önüne geçer

3-Haklıyı değil güçlüyü tutarsın

4-Sana dokunmayan yılan bin yıl yaşar

5-Ahlak yük olmaya başlar

Unutma; KONFOR ÇÜRÜTÜR.

Çürüme tepeden başlartabana yayılır. Çürüme bir kez tetiklenince, toplumsal değerler ihlal edilir.

Demokrasi talebi değil, imtiyaz talebi vardır.

Otorite talebi de eşanlı yükselir.

Ancak otoritenden beklenti, çıkar olur.

Aile yapısı bozulur, ortak değerler yok olunca aile bireyleri menfaat yığınına dönüşür.

Bireyin çürümesi de değer kaybıyla oluşur.

Önce içindeki tanrıyı (vicdanı) susturur sonra konfor devreye girer.

Konfor, çürütür. Hem de lime lime yapar tüm benliğini insanın…

Aklı dumura uğratır, organları işlevsiz kılar, mücadele etmeyi unutur ve çürüme hükmünü icra eder.

Sebep-sonuç ilişkisi yok olur. 

Doğru-yanlış ekseni silikleşir, iyi-kötü ayırtı bulanıklaşır, güzel-çirkin gri bulamaçta buluşuverir.

Neticede çürük toplumbireylerinin içinde çürüdüğü hapishaneye dönüşecektir.

Çürümeye dair akılda kalmasını umduğum şudur ki çürüme, başladığında durdurulamayacağıdır.

Bu yüzden senin sağlam olman yetmez, çürüklerden uzak durman gerekecektir.

Başka kurtuluş yoktur

   ÖZ DEĞERLERİNE SAHİP ÇIKIYOR MUSUN?

DEVAMINI OKU

Konfor sizi çürütmesin

DURAN TİMSAH ÇANTA OLUR

1-Kabiliyet çok şeydir

2-Ancak eylem yoksa yok şeydir

3-Konfor başarının düşmanı

4-Su kıyısında güneşlen ama,

5-Durunca çanta olan timsahı hatırla

Nice yetenek, eylemsizlik kurşunuyla ölmüştür.

Bir Brezilya atasözü; ‘duran timsah çanta olur’ der.

Anlatmak istediği, ne kadar güçlü, yetenekli olsan dahi eğer duruyorsan, eyleme geçmiyorsan, hayatın başkalarının sana çizdiği kadere bağlıdır.

Gonçarov’un ünlü karakteri, kabiliyetlerine rağmen konfor alanından çıkamayan Oblomov’u anlatır bize.

Hatta bu durumu; ‘oblomovlaşma’ diye nitelendiririz.

Tutunamayanlar’ın yazarı Oğuz Atay da eylemsizlik eyleminden(!) söz eder; ‘ben başlamazsam ancak durdurulabilirim.’

Başlamadığı için durdurulan nice kabiliyet biliyorum.

Hataları; konfor tuzağına düşmek olmuştur.

Zira konfor; çürütür.

Rahat içinde hiçbir zor başarılmamıştır.

Tarihe bakın; tüm büyük başarılar, sorun ve dertlerle mücadele edenlerce sağlanmıştır.

Hiç yan gelip yatan ve bir şey üreten var mıdır?

Yatarak büyüyen tek şey kabaktır, o da suya, güneşe ulaşmak için gayret etmek zorundadır.

Çocuğum çok zeki ama biraz tembel’ söylemi, nice velinin dilinde adeta pelesenktir.

Oysa çocuğunu konforla değil, sorumlulukla ödüllendirebiliyorsan, ona en büyük iyiliği yapmış olursun.

Konfordan çık!

DURARAK YOL ALABİLİR MİSİN?

DEVAMINI OKU

Çürük toplum hapishanesi

ÇÜRÜMENİN 5 EMARESİ

1-Vicdanı dinlemez olursun

2-Çıkarların değerlerinin önüne geçer

3-Haklıyı değil güçlüyü tutarsın

4-Sana dokunmayan yılan bin yıl yaşar

5-Ahlak yük olmaya başlar

Unutma; KONFOR ÇÜRÜTÜR.

Çürüme tepeden başlartabana yayılır.

Çürüme bir kez tetiklenince, toplumsal değerler ihlal edilir.

Demokrasi talebi değil, imtiyaz talebi vardır.

Otorite talebi de eşanlı yükselir.

Ancak otoritenden beklenti, çıkar olur.

Aile yapısı bozulur, ortak değerler yok olunca aile bireyleri menfaat yığınına dönüşür.

Bireyin çürümesi de değer kaybıyla oluşur.

Önce içindeki tanrıyı (vicdanı) susturur.  onra konfor devreye girer.

Konfor, çürütür. Hem de lime lime yapar tüm benliğini insanın…

Aklı dumura uğratır, organları işlevsiz kılar, mücadele etmeyi unutur ve çürüme hükmünü icra eder.

Sebep-sonuç ilişkisi yok olur. 

Doğru-yanlış ekseni silikleşir, iyi-kötü ayırtı bulanıklaşır, güzel-çirkin gri bulamaçta buluşuverir.

Neticede çürük toplumbireylerinin içinde çürüdüğü hapishaneye dönüşecektir.

Çürümeye dair akılda kalmasını umduğum şudur ki çürüme, bir kez başladığında durdurulamayacağıdır.

Bu yüzden senin sağlam olman yetmezçürüklerden uzak durman gerekecektir. Başka kurtuluş yoktur.

       ÖZ DEĞERLERİNE SAHİP ÇIKIYOR MUSUN?

DEVAMINI OKU

Zihin tembelliğine dikkat

Bu görsel boş bir alt niteliğe sahip; dosya adı 2022-06-14_08-24-09-1024x1021.png

AKILLI TELEFONUM BENDEN AKILLI MI?

1-Yapay zeka organik zekanın yerini alıyor.

2-Zihin ise tembellik tehdidinde.

3-Oysa sorun çözme becerisi kaybolmamalı.

4-Konfor, zihni çürüyor.

5-Aklını kullan, korkma bitmez.

Her konfor alanı, kendine has tembellik üretir.

Eskiden 4 işlemi, kağıt kalemle ancak zihinle yapma uğraşını, hesap makinelerine devrettikten bu yana makine olmadan hesap yapamaz duruma geldik.

Çarpım tablosunu bilmeden mezun olanlarımız giderek artıyor.

Bugün üniversite mezunlarının karekök almayı beceremediği görülüyor.

Denilebilir ki cep telefonu varken buna ihtiyaç yoktur.

Söz cepten açılmışken unutulmaması gereken şu; cebimiz bizden daha akıllı mı?

Eğer öyleyse, başımız fena halde belada demektir.

Zira sorun çözme kabiliyetini yitiriyor, zihnimizi tembelleştirip hayat karşında tutunma yetimizi zayıflatıyoruz demek bu…

Özü sakat olan, uzantılara muhtaçtır.

Kabiliyeti yiten ve gelişmeyen, zihnini tembelleştirmekle kalmaz, başkasının çözümlerine muhtaç hale gelir.

Bu da hayatın dizginlerini kendi elimizle başkasına devir anlamı taşır ki bağımsızlığımız artık söz konusu olamaz.

Zihin tembel olursa ne mi olur? Şu olur; biat gelişir.

Biat beyni devre dışı bırakmanın adıdır.

 BEYNİ KULLANMADAN YAŞAYABİLİR MİSİN?

DEVAMINI OKU

Motivasyon ve ilham

5 TEMEL UYANDIRAN

1- Parıltılı bir ilham.

2- Yüksek motivasyon.

3-İsteğin ihtiyaca dönüşmesi.

4-Tehdidin yakınlaşması.

5-Fırsatın kapına gelmesi.

İlham; onu bekleyene gelir.

Sen motivasyonunu hazır et.

Güdü veya motivasyon, bireyin hareket ve davranışlarını başlatan içsel güç gibidir.

Tıpkı araba marş motoru gibi…

Davranışa enerji sağlayan organizmanın içi ve çevresindeki güçler olarak tanımlanır. 

Güdülenme; içsel güç ile davranışa hazır hale gelmektir.

İlham; çağrışım, içe doğma ile gelen yaratıcı düşünce, doğaüstü veya buna bağlı söz, duyum ve algılar bütünüdür.

Eğer biri mevcut ise diğerine ihtiyaç var.

Zira güdüsü yüksek birine nereye akacağını ilhamı verir.

Motivasyon marş motoru ise ilham, direksiyondur.

İkisini taşıyan birinin yapamayacağı şey, çok azdır.

Bireyleri, şirketleri, toplumları dinamik kılan bunlardır.

Motivasyonun katili konfor, ilhamın katili alışkanlıklardır.

Bir start-up ’ı Unicorn yapacak olan, parıltılı ilham kadar yüksek güdü olur.

İlham, varacağın gezegen, motivasyon altındaki roketin yakıtı olacaktır.

Kendine her sabah seni yataktan çıkaracak bir güdü bul.

Yatağın hangi yönünden kalkacağını, ilhamın sana söyleyecektir.

Çık, hayata katıl.

   HAYATA ÖLÜ BALIK GİBİ BAKMAK KADERİN Mİ?

DEVAMINI OKU

Aşırı konfor çürütür

ÇÜRÜMENİN 5 DİNAMİĞİ

1-Akıl dumura uğrar, işlevsizleşir

2-Sebep-sonuç ilişkisi yok olur

3-Doğru-yanlış ekseni silikleşir

4-İyi-kötü ayırtı bulanıklaşır

5-Çürüme başlamışsa durdurulamaz

Konfor; çürümeyi başlatan unsurdur.

Yapının bozulması, kokuşma… Çürüme, kendiliğinden olmaz. Yapıyı bozan etkenler vardır.

Maddenin bütünlüğüne saldırı, çoğu kez maddenin onu kabulüyle başlar. Hiçbir çürük, bunu kendi başına yapmamıştır.

Mutlaka o yapının kendi içine aldığı çürüteni, çürütenleri olacaktır.

Bir düşünce temelsiz ve kanıtsız kalınca çürür, çürütülür.

Dayanağını yitiren her şey gibi… Yıpranır, çöker, onu bütünlüğünde tutacak bağlar yok olmuştur.

Çimentosuz harç gibi, kum ve çakıl dağılır, bina çöker.

Çürüme, organizmaya has bir yaşam döngüsüdür. Toplum organizması, çürümenin en dramatik yaşandığı alandır.

Bireyler arasındaki onları bir arada tutan değerler zayıflar, bağlar kopmaya başlar ve ahlak çimentosu erir. Artık o toplum çürümeye başlamış demektir.

Bireyin çürümesi de değer kaybıyla oluşur. Önce  vicdanı susturur. Sonra konfor devreye girer. Aşırı konfor, çürütür. Hem de lime lime yapar tüm benliğini insanın…

        KONFOR TUZAĞINA DÜŞENLERDEN MİSİN?

DEVAMINI OKU

Zoru başaramayan kolayda da zorlanır

KOLAY DEMEDİK, MÜMKÜN DEDİK

1-Kolay yol seni zirveye götürmez

2-Değerli başarı, zorlukların ardından gelir

3-Hayat için ölmek de var

4-Zor olan, hakkını vererek yaşamak

5-Kolayın konforu, insanı çürütür

Zorluklar karşısında gösterdiğin tutum, başarını belirler. Hayattaki duruşunu dışa vurur.

Yufka yüreklilerle çetin yollar aşılmaz der şair. Yufka yürekli derken, zora gelemeyenleri tanımlar.

Bazı insanlar zor ile sınanır. Misal bir erkeğin para, makam ve kadın karşısında çizgisini bozmaması gayet zor olabilir.

Kadın için de para, makam ve erkek karşısında çizgisini koruması zor olabilir.

Zoru başaramayan, muhtemelen kolayda da zorlanacaktır.

Zor, oyunu bozar derler. Aslında oyunu bozmaz, sadece değiştirir.

Zorlanan süreçler, bir yerde kırılacak, eğer varsa sürecin devamı; zor ile başa çıkanlar için yeniden tasarlanacaktır.

Neticede; yarın zor olacak, ertesi gün daha da zor olacak. Fakat ertesi günün yarını; muhteşem olacak. Çoğu kişi yarın akşam ölecek, ertesi güne çıkamayacaktır.

Kolay yoldan zirveye varılmaz ki…

       KENDİNE HAYATIN HAKKINI VERİYOR MUSUN?

DEVAMINI OKU

Üzülme ömrü yokuşlum

YARIN DAİR 5 UMUT

1-Ne dem baki, ne gam baki

2-Bahtımız elbet açılır

3-Kurtuluş, gayrete aşıktır

4-İyi doğru güzel yok edilemez

5-Halimizi iyileştirince kriz gider

Gün ortasında karanlığı hak etmiyoruz.

Yokluk senin peşinde mi? Ekmeğinde aşında mı? Baharında kışında mı? Yaz ayında kışı yaşamak neyin nesi? Ülkeler salgın sonrası ekonomilerinde baharı yaşayamaya başladı.

Oysa bizim halimize bak? Dolar bile 8,75 oldu, 9’a dayandı.

Yazımızı kışa çeviren acaba nedir? Bu yazı karamsarlık yazısı değil, aksine bir sorgu bombardımanı

Acaba eller ekonomilerini düze çıkarmaya başlamışken bizdeki faiz, kur, enflasyon üçgeninde neden azap çekilir? S

iyasi kirlilik her geçen gün artıyor ve yönetimdeki çürümüşlük, ekran eğlencesi haline geliyor. Sormalıyız; bunları hak ettik mi?

Belki de hak ettik ama işini hakkıyla yapanların içinde bulundukları bu azap nedir? Hırsızı, arsızı, çapsızı ile gün ortasında karanlık yaşıyoruz. Kayırmacılığa son versek?

Bilimi iktidar yapsak? Onca nitelikli insanımıza görevleri tevdi etsek? Peki, yazdaki bu kış havası geçer mi? Elbette…

Bu ulus neler gördü, ne krizler atlattı. Bunu da atlatacağız. Fakat gafletin, konforun bedelini ödeyerek…

             YOKUŞLARDA SUSAMAK ZORUNDA MISIN?

DEVAMINI OKU

Hayatını zirveye taşı

ZİRVENİN 5 AVANTAJI

1-Mücadeleni daim kılar

2-Hayatın en üst anlamı bulur

3-Değerlerin oluşur

4-Sabır ve cesaret yoldaşın olur

5-Zirveden verimli platoya inersin

Konforla yürüyenin varacağı bir zirvesi yoktur.

Zirve; varacağın en yüksek noktadır. Hayat yolculuğunda inişler kadar çıkışlar da vardır.

Zirve; değerli bir yerdir ama meşakkatlidir. Oraya varmak bir dert, orada kalmak ise daha büyük mücadeledir.

Çoğu hayat, kendi zirvesini arama zahmetine girmez. Oysa zirvedeki hayat, kalitesi, getirisi, heyecanı, sağladığı yaşama gücüyle muhteşemdir. A

ncak konforu seçenler, kendi hayatlarının zirvelerinden habersiz ölüp giderler. Konfor,  insanı çürüttüğü kadar, potansiyellerine erişmeyi de engeller.

Zirveye giden kestirme yol yoktur. Gözü zirvede olanın, gayret cebine, cesaret yüreğinde ve sabır zihninde olmalıdır.

Eğer içinde bulunduğunuz hayat yolunuz size hiçbir güçlük çıkarmıyorsa, varacağınız bir zirve de olmayacaktır.

Bu, bireysel gelişim kadar iş âlemi için de geçerlidir. Yollarını değerler üzerine inşa edenler, zirve yolunda ilerleyebileceklerdir.

Her zirve aynı zamanda inişe geçmeyi de tanımlar. Ancak zirveden inenler için varılacak nokta; hayatın verimli platosudur.

Düz ovada konforla yaşayıp göçenlerin zirvede bayrağı olamaz.

      SENİN HAYATININ ZİRVESİ SENCE NERESİ?      

DEVAMINI OKU

Yerini beğenmiyorsan tırman; ağaç değilsin!

YOKUŞU OLMAYAN HAYATIN DEĞERİ YOKTUR

Bitki, yokuş çıkmaz. Ağaç ta öyle…

Yerini beğenmiyorsan; hareket et,

kıpırda, tırman; ağaç değilsin ya…

Hayatın yokuşsuz ise konfor seni çürütür.

Yol; yokuşa varmışsa, bir gün mutlaka inişe geçecektir.

Yokuşun bittiği yere zirve deriz. Zirveden yukarısı yoktur zaten.

Yokuşun seni hangi zirveye taşıyacağını bilmeden yola çıkarsan, vardığın yer seni mutlu etmeyebilir.

Yokuş bedeldir ve bu bedele değer değer ödülü olmalıdır. Bu, bazen bir kariyer zirvesi, bazen daha geniş ufuk sahibi olmaktır.

Ancak genelde yokuşun bittiği yerde bir  ödül beklentisi eksik olmaz. Ödüle değmeyen yokuşu ise çıkılmaya değmez. Y

okuş; sadece yamaçları tanımlamaz. Yola çıkanın önüne çıkarılabilir de…

Bulunduğun yolda rahat yürüyorsan, yokuşu yok demektir ve genelde bu yol seni bir yere götürmez.

Yokuşa sürülmüş her iş, yola çıkanı daha da hırslandırır. İlk yokuşta soluğu kesilenler olsa da cesura yokuş, meydan okuma gibi gelir.

Yerini beğenmiyorsan söylenme; ağaç değilsin, kıpırda, tırman…

        YOKUŞLARDA SUSAMIŞLIĞIN VAR MIDIR?

DEVAMINI OKU