Mevcut sistem çürümüşse, nice kabiliyetler ziyan olur.
Liyakat kovulmuşsa o ülkeden; yetenekler ziyan zebil olur.
Kayırmacılık yüceltilmiş ise gayretli ve kabiliyetli insanlar zorluklarla dolu, mutsuz ve başarısız hayata zorlanırlar.
Testiyi kıranla suyu taşıyanı bir tutan hatta başarısızlığıödüllendiren yönetimler yüzünden çoğu iyi niyetli ve üstün kabiliyetli insana; elekle su taşıtıyorlar.
Aldığı iyi eğitime rağmen ona çalışma alanı kuramayınca ömürler ziyan zebil oluyor, insanlar harcanıyor, gençlikleri heba ediliyor.
Reform yerine geciktirilmiş tedbirler alırsan, ekonomi reformu yerine enflasyon restorasyonu ile geçiştirirsen havanda su dövmüş olursun.
Umutları öldürür, beklentileri budar, herkesin aynı ortak ufka bakmasını önler, gelecek vizyonlarını ziyan zebil edersin.
Oysa bizim çok sayıda nitelikli insan kaynağımız var fakat yönetim idrakimiz eksik.
Sorumluluk; bireyin üstlendiği, yapmak zorunda olduğu, yürütmekle görevli kılınan, gerektiğinde hesap verebilme hali…
Mesuliyet. Mesul olma durumudur.
Sorumluluk, külfettir.
Nimeti tanımlı külfettir.
Karşılığında onaypara, mevki, aidiyet alırsın.
Çoğu kişi ya yetkisizlikten veya konfor ya da ahlak zaafından ötürü, sorunu; kendi sorumluluk alanının dışına iter. Çevre için sorumluluklarını yerine getirmez ve “zaten iklim değişikliği” diyerek sorunu kendi dışına atar.
Fakat toplum, sorumluluklarını öteleyenleri, bir şekilde cezalandırır.
Ya yetki ve haklarından mahrum ederek veya toplumdan tecrit ederek…
Neticede sorumluluk; hayata karşı taşıdığımız görevler manzumesi, sözleşmesidir.
Hak talebinde olanın sorumlulukları reddetmesi söz konusu olamaz. Olursa; toplumsal sözleşmeleri ihlalden sorumlu tutulacaktır.
Sorumsuzlar er veya geç sorun olacak ve yetkileribudandığı gibi haklarından da mahrum kalacaklardır