Bu bana lâzım değil

ERDEMLİNİN 5 KAZANCI

1-Haddini aşarsa zıddına döneceğini bilir.

2-Erdemin zıddı olan süflilikten uzaklaşır.

3-İyiyi doğruyu güzeli bilir, bulur.

4-Geçici hazlara gönül vermez.

5-Kalıcı mutluluk gelir onu bulur.

Erdem külfetini üstlenmek

İhtiyacın varken Hayatın akışında tutkuları dengelemek, büyük önem taşır.

İstekler ile ihtiyaçlar arasındaki ayırt, giderek netleşir ve “bu bana lazım değil” diyebilme yetisi elde eden insan, erdemli kabul edilir.

İyiyi kötüdendoğruyu yanlıştan, güzeli çirkinden ayırt edebiliyorsan, erdem külfetini üstlenmişsin demektir. 

Seçilecek temel 3 yol vardır;

1-faziletli, erdemli biri olmak, 

2-duruma göre davranmak ve 

3-erdemi önemsememek.

Bu seçimi iyi yapmak lâzım.

Denilir ki yeterince bilgilenmiş ve akli melekeleri yerinde olan biri, vicdan inşa edecek, içindeki var ettiği tanrı sayesinde erdemin sorumluluklarına erişecektir.

Nitekim insan, mutluluğa ancak erdem ile ulaşacaktır.

Fazilet, daima sizi üstün tutacaktır.

Erdemsiz mutluluk; geçici hazlar, tutku hezeyanları ve hayatta kalma güdüsünden ibaret olacaktır.

Her erdem, ölçü üzerine temellendirilmiştir.

Ölçü; insanın kendine söz geçirebilme yeteneğiyle oluşur.

Had bilmek, erdemin en sık kullandığı sosyal enstrümandır.

Haddini bil!

   BU BANA LÂZIM DEĞİL DİYEBİLİYOR MUSUN?

DEVAMINI OKU

Had bilmek yüceliktir

HADSİZLİĞİN 5 YIKIMI

1-Haddini aşan, zıddına döner.

2-Hak hukuk tanımaz, zalimleşir.

3-Kuralları çiğnemeyi marifet sayar.

4-Şımarmıştır, hata yapacaktır.

5-Hadsizler yasa sayısını çoğaltır.

Bilmek; Bir şeyi öğrenmiş, anlamış olmak, bilim, sanat veya zenaat alanında yeterli bilgi sahibi olmak…

Duyup, zihnin kavradığı

Nice bilgi, kurudur. Cansız, durağan, sabit hareketsizdir.

Ona canı, bilmek kazandırır.

Yunus Emre; “Çün okudun bilmezsin Ya nice okumakdır” der.

Had bilmek, belki de bilginin en yüce mertebesidir.

Haddini bilen, neyi bilmediğinin de farkına varandır.

Çünkü had; bileni, cehalet çizgisiyle sınırlar.

Cehalet; henüz bilmemenin tanımıdır.

Giderilebilir bir şeydir; bildirirsin geçer, öğretirsin geçer.

Ancak  cehaletin cehlinde olmak (echelü cahilin) tedavisi olmayan bir haldir ve tüm bilgeler böylesi birinden uzak durmayı önermiştir.

Çünkü seni bu iklime çeker ve bilginin değer verilmediği diyarda mahveder.

Neticede bilmek; canlıyı mertebelendirir.

Bir mantar, yağmurun şimşeğin ona büyüme vakti geldiğini bildirir de bir insan ancak bildiğinden emin, bilmediğinden tereddüt edebilendir.

Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu?

Haddini aşanlara haddini bildirmeyince cesaret bulur ve zulmünü arttırır.

 SEN HADDİNİ BİLENLERDEN MİSİN?

DEVAMINI OKU

Had bilmek yüceliktir

HADSİZLİĞİN 5 YIKIMI

1-Haddini aşan, zıddına döner.

2-Hak hukuk tanımaz, zalimleşir.

3-Kuralları çiğnemeyi marifet sayar.

4-Şımarmıştır, hata yapacaktır. 5-Hadsizler yasa sayısını çoğaltır.

Bilmek; Bir şeyi öğrenmiş, anlamış olmak, bilim, sanat veya zenaat alanında yeterli bilgi sahibi olmak…

Duyup, zihnin kavradığı

Nice bilgi, kurudur.

Cansız, durağan, sabit hareketsizdir.

Ona canı, bilmek kazandırır.

Yunus Emre; “Çün okudun bilmezsin Ya nice okumakdır” der.

Had bilmek, belki de bilginin en yüce mertebesidir.

Haddini bilen, neyi bilmediğinin de farkına varandır.

Çünkü had; bileni, cehalet çizgisiyle sınırlar.

Cehalet; henüz bilmemenin tanımıdır.

Giderilebilir bir şeydir; bildirirsin geçer,

öğretirsin geçer.

Ancak  cehaletin cehlinde olmak (echelü cahilin) tedavisi olmayan bir haldir ve tüm bilgeler böylesi birinden uzak durmayı önermiştir.

Çünkü seni bu iklime çeker ve bilginin değer verilmediği diyarda mahveder.

Neticede bilmek; canlıyı mertebelendirir.

Bir mantar, yağmurun şimşeğin ona büyüme vakti geldiğini bildirir de bir insan ancak bildiğinden emin, bilmediğinden tereddüt edebilendir.

Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu?

Haddini aşanlara haddini bildirmeyince cesaret bulur ve zulmünü arttırır.

 SEN HADDİNİ BİLENLERDEN MİSİN?

DEVAMINI OKU

Tarlada izi olmayanın harmanda gözü olmasın

İSTİLACININ ZİHİN HARİTASI

1-Muktedir olunca her şeye el koymak ister

2-Tarlada izi yoktur ama

3-Harmanda gözü vardır

4-Senin olana el koymayıp

5-Yaşamana izin verince sana iyilik yaptığını sanır

Yağma ne demektir; ‘eken de yokum biçen de yokum ama hasada ortak olmak istiyorum.’

Atasözümüz ise erdem olarak tersini söyler; “tarlada izi olmayanın harmanda gözü olmasın.”

İstilacı olmayana şöyle bir şey bağışlasan; “bu arazide git kedine bir yer bul!”

Gidip ihtiyaçları doğrultusunda kendisine bir alan belirler.

Savaşı kaybeden Sayda kralının kızına bir hak verdiler. Bir sığırın derisini yüz, şerit yap ve bunun çevreleyeceği alan; senindir.

Bu; aynı zamanda matematikte optimizasyon problemlerinin de kaynağıdır.

Bunu haddini bilene verirsen; hesap kitap yapar ve ihtiyacı kadar alanı çevirir.

Ancak bunu haddini bilmeyen bir yağmacıya verirsen ne olur? Gider, tarlası olanın malına mülküne, hasadına el koyar.

Ekende yoktur, biçende yoktur ama hasada ortaktır.

Muktedir olmak, iktidarı olduğun belde değerlerini istila etmek olmamalıdır.

         HADDİNİ BİLEN MİSİN, İSTİLACI MISIN?

DEVAMINI OKU

Haris her şeyi ister

HIRSA KARŞI 5 TEDBİR

1-Hırsı al, gayreti koy

2-Karartma gözünü, kızartma yüzünü

3-Pusulandan sapma

4-Rıza ve had bil

5-Hırsın şifası; kanaattir

Haris; had bilmez, ölçüsü yoktur, vurup alır, durmaz, bitmez, verilince “daha” der…

Demiri pas, insanı hırs öldürür derler. Haddini aşan; zıddına dönendir hırs…

Bir koltukta çok karpuzdur bazen…

Çok kucaklayayım derken tümünü döküp saçmaktır hırs. 

Yoksul; çok şey isteyebilir ama haris; her şeyi ister

Verilince de “daha” der. Zira hırs sahibi (muhteris) doymak bilmeyen canavar olmuştur.

Gayret, azim: amaç gerçekleşince dinen isteklerdir.

Hırs ise durmaz, bitmez, ta ki sahibini bitirene dek…

Azim yapar, hırs yıkar… Azim, talep eder. Hırs, vurup alır.

Hırs, had bilmez. Ölçüsü yoktur. Kantarın topuzu daima kaçar hırs sahibinde… Nimeti alır da külfetten kaçar. Öyle ki külfeti başkasının boynuna yıkar.

Başarısız insanların sığınağı hırs kalesidir.

Sürgit öfke üretir. İstekleri ile arasında duran her şeyi yakıp yıkmak ister… Kendine yaramayan her şey yıkılası, ona kazanç sağlamayan her şey; kahrolasıdır.

İnsandan hırsı al, gayreti koy; mutlu bireye varırsın.

         MUHTERİS OLMANIN BİR FAYDASI VAR MI?

DEVAMINI OKU