Bastıramadığın acıyla mücadele kararlılığı…

4 AŞAMADA MÜCADELE

1-İnkâr

2-Öfke

3-Pazarlık

4-Kabullenme

Bu kademelerden geçilince mücadele başlar.

Beden-zihin-kalp müttefik güçleri oluşturur ve %80 zafer…

Kabullenme; çözümün giriş kapısıdır.

Kabullenme; Çaresizseniz, çare sizsiniz kıyılarına varma hali…

Başa çıkılası olmayan şartların tanımı ve alternatif yolları aramanın başlangıcı…

Bastıramadığın acıyla mücadele kararlılığı

Kabullenmek, kadere boyun eğmek de değildir.

Aksine, kaderin hükmüne “gördüm, rest çekiyorum” demektir.

Bazen kabullenme, değersiz bir tartışmayı yönlendirmenin yoludur.

Bir aptal ile tartışırken, “peki” dersin, saçma argümanı kabul ettiğini anlatmaz bu…

Sadece bu tartışmanın aptalca olduğunu kabullenip kendini dışarı atmanın yoludur.

Örnek diyaloga buyurun;’

Bir aptalla tartışmamalı

Buna itirazım var.

Peki, haklısın…’

Neticede kabullenme; yenilmek veya vazgeçmek değil, aksine mücadeleyi başlatma adımdır.

Kabullenilen her ne ise ona yenik düşmeyeceğinin sessiz ifadesidir.

Sorun ile savaş ilanının, ikrar ile kabulüdür.

SORUNU KABULLENMEKTE ZORLANIR MISIN?

DEVAMINI OKU

Acısını anısını yaşatmak yerine ömürlerini uzatsak?

BİZE GEREKEN 5 ERDEM

1-Öldürmeyelim, yaşatmaya çalışalım

2-Muktediri değil mazlumu tutalım

3-Kibri terk edip mütevazı olalım

4-Utancı mahcubiyeti hatırlayalım

5-Şiddeti dilden, hayattan atalım

Bu dünyada bir nesneye / Yanar içim, göynür özüm /
Yiğit iken ölenlere / Gök ekini biçmiş gibi…’

Yunus Emre böyle sesleniyor yüzyıllar öncesinden ve sanki bugünümüzü anlatır gibi.

Gencecik insanlar, kadınlarımız, acılarıyla yürek dağlayanlar…

Kadına şiddete verdiğimiz canlar… Gencecik insanların ‘acısını’ ve ‘anısını’ yaşatmak yerine ömürlerini uzatsak?

Cenazelerde ‘ölmez’, ‘ölmez’ naraları atmak, gözyaşı dökmek tamam da…

Öldükten sonra değil, hayattayken yaşatmak için… 

Dağda, şehirde, sınırda, kışlada, madende ölenin annesinin kederini anlamak, babasının acısını paylaşmak için… Nasırlarından ellerini göremediğimiz yalınayak çocuklar için…

Yokluğun acısını, yoksulun cefasını anlamak için..

Tecavüze uğrayana eteği boyunu, sokağa çıktığı saati sormamak için…

Zulme seyirci kalmadan, ortak olmadan yaşamak için…

Güçlüyü değil, ezileni görmek için…

Gelin; ömürleri uzatmayı düşünelim.

        AĞITLARDA ÇOK İYİYİZ DE YA YAŞATMAKTA?

DEVAMINI OKU